Burak Özdemir, 22 Mart 1990 tarihinde Türkiye'de doğmuştur. Kariyerine şef olarak başlamış ve çeşitli restoranlarda çalıştıktan sonra sosyal medya dünyasına adım atmıştır. Burak Özdemir'in videoları genellikle gösterişli ve görsel olarak etkileyici yemekleri hazırlayıp sunmasını içerir. Sıklıkla tavaları çevirme ve yemek sunumları gibi gösterişli pişirme tekniklerini ve şovmenlikleri videolarına dahil eder. Enerjik kişiliği ve benzersiz pişirme tarzı, ona sosyal medya platformlarında büyük bir takipçi kitlesi kazandırmıştır. İsmail Özdemir kaç yaşında nereli serveti ne kadar mesleği nedir?

Son günlerde Burak Özdemir İstanbul'da Vadi İstanbul'da açacağı yeni dükkanı hakkında sürekli paylaşımalr yaparken babasıyla tartıştığı ve kavga ettiği iddiaları ortaya atılırken vatandaşlar ise CZN Burak ile babası kavga mı etti küstü mü gibi soruların cevabını aramaya başladı. İddialara göre fenomenin babası, herkesten habersiz restoranın tüm haklarını 41 milyon dolara yabancı birine devir etmişti.

Bahattin Demirbilek Kimdir, Serveti Ne Kadar? Bahattin Demirbilek Kimdir, Serveti Ne Kadar?

CZN Burak babası İsmail Özdemir kimdir ne iş yapıyor?

1971 yılında Hatay-Antakya bağlı küçük bir köyde doğan İsmail Özdemir, dört erkek ve üç kız kardeşle büyüdü. Ortaokulu tamamlayamadan hayat şartları onu çalışma hayatına yönlendirdi ve erken yaşta iş hayatına atıldı. Lokantada çıraklık yaparak başladı, ardından fırında çalıştı ve köyde sepetle kapı kapı dolaşarak yumurta sattı. İstanbul'a gitme hayaliyle her gün 150-200 yumurta satarak yol parası biriktirdi ve sonunda İstanbul'daki abilerinin yanına gitti. O yıllarda tekstil sektöründe çalışmaya başladı ve patronları onu sevdi ve güvendi. Kendisi de işine bağlılıkla çalıştı ve başarı elde etti. İşinizi severseniz herhangi bir alanda başarılı olabileceğini düşünüyordu.

Para kazanma amacıyla bir işe girmek yerine, sadık olmanız gereken bir işte çalışıyorsanız ya da yöneticiyseniz daha başarılı olacağını savunuyordu. Tekstil sektöründe çalışırken üç yıl içinde Rusça, Polonyaca ve Arapça gibi üç farklı dil öğrendi. Rusya ile iş yapmaya başladı ve üç yıl boyunca yönetici olarak çalıştı. Çalıştığı yerdeki patronu yeteneklerini ve başarısını fark etti ve Laleli'deki bir mağazanın işletmesini ona devretti. Üç yıl içinde mağazayı büyük bir başarıya taşıdı. Bu noktada kendi işini yapmak istediğini fark etti. Henüz 17 yaşındayken işin içine girmiş ve öğrenmişti. O zamanlar kendisini destekleyen patronu ve çevresi tarafından da teşvik edildi çünkü kendi işini kurmaya hazır bir noktaya gelmişti.

Kendi işini açtıktan sonra Rusya, Polonya, Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelere sevkiyat yapmaya başladı. Bu süre zarfında eski patronundan büyük destek gördü. Yaklaşık 20 yıl boyunca tekstil sektöründe faaliyet gösterdi ve o dönemde sektörde sadece 10 mağaza bulunuyordu. Kendileri sektörün öncülerinden biri sayılıyor. Günümüzde ise Laleli piyasasının yıllık 20 milyar dolarlık ihracat hacmi var. Şu anda ortakları işin başında ve kendisi lokantacılığı çok seviyor. Hatay'da "Kule Restaurant" adında bir işletmede ortağı bulunuyor.

Tekstil sektöründe çalışırken bile hep lokanta işine ilgi duyuyordu, ancak en iyisini yapmak, kaliteli ve kültürel bir iş yaratmak istiyordu. İlk restoranını 2009 yılında Aksaray'da açtı. Adı "Hatay Medeniyetler Sofrası" olarak belirledi çünkü hem kültürlerini tanıtmak, hem de şehrinin dünya üzerinde seçilmiş medeniyetler şehri olduğunu vurgulamak istedi. İnsanların buraya gelirken hangi kültüre ait yemekleri yiyeceklerini bilerek gelmelerini sağlamak istedi. Aksaray'daki yerini açtıktan sonra 16 yaşındaki oğlunu yanına aldı. Oğlu işi çok sevdi ve hızlı bir şekilde öğrendi.

Küçük yaşta bir iş adamı haline geldi, daha sonra işlerini büyütmek istedi ve Taksim ve geçtiğimiz yılda Etiler'de şubeler açtı. Oğluyla birlikte şu ana kadar halka hizmet veren 4 şube açtı ve işleri çok iyi gidiyor. Allah izin verirse başka şubeler de açmayı düşünüyorlar. İşletmeleri açarken zaten tekstil sektöründen birikimleri vardı ve dünya çapında 80 mağazaları bulunuyor. Son olarak Merter'de bir mağaza açtılar. Her ülkeye ayrı üretim yapıyorlar ve ortakları işin başındalar. Oğlu, lokantacılık işinde ona büyük destek oldu. İşi sevdi ve işine büyük ilgi gösterdi, çok çalışkan ve mütevazi bir yapıya sahip. Müşterilerle iletişimi çok iyi ve başarılı oldular.

Aynı zamanda inşaat işiyle de uğraşıyorlar. Dubai'de 500 konutluk bir inşaat projesi bulunuyor. Türkiye'den teknik malzemeleri, elektronik eşyaları ve sokak lambalarını alıp gönderiyorlar. Kendi ülkelerinden başka bir ülkeye bir şey sattıklarında ülke ekonomisine katkıda bulundukları için gurur duyuyorlar. Aynı zamanda turistlere de büyük saygı duyuyorlar. Bir ülkenin ayakta kalmasının en önemli unsurlarından birinin turizm olduğuna inanıyorlar.

Kaynak: Haber Merkezi